7 Temmuz 2011 Perşembe

18 Yıl Sonra..Bon Jovi

08 Temmuz Cuma akşamı Bon Jovi geliyor!!! Tam 18 yıl geçmiş.. Benim hatırladığım, Bon Jovi en son geldiğinde, konsere gidememiş olmanın yarası vardı üzerimde... Annemlerin “küçüksün sen!” ve “ne işin var o kalabalıkta?” diyaloglarından kurtulamamıştım.. Uzun bir süre de aileye rest çektiğimi hatırlıyorum.. Biraz büyüdüm sanırım, boyutsal olmasa da nüfus cüzdanı eskiyor. Annemlere sorma durumunu da geride bıraktım.. hah, rahat rahat çıkarım heryere, istediğim konsere/bara giderim, eve istediğim saatte gelirim, canım mı sıkıldı vurur kapıyı çıkar Dubrovnik’e, olmadı Kaş’a giderim..
Yani gidebilirim..
Ama gidemiyorum.. Bu sefer de türlü hengame çıkıyor, olay “izin” mefhumundan bağımsız gelişiyor ama sonuç aynı..
08 Temmuz Cuma akşamı Bon Jovi konseri..
Bon Jovi dediğimiz aslında grubun adı..  (Jon Bon Jovi, Richie Sambora, Tico Torres, David Bryan grup üyeleri)
Benim için romantik rock şarkılarının vazgeçilmezlerinden diyebilirim.. (İlk çıkardıkları albümler bir miktar daha sertti, yaşlandıkça duruldular)
1980 ler de çıkarıkları Runaway adlı single a hala radyolarda rastalyabilirsiniz, esas çıkış albümleri “Slippery when Wet” deki hemen hemen tüm şarkılar Bon Jovi deyince akla gelen şarkılardır, hemen örnek verelim: You Give love a bad name, Livin’ on a prayer... Bu albümleri aynı zamanda, 2006 yılında Robert Dimery tarafından hazırlanan 1001 Albums You Must Hear Before You Die (Ölmeden Önce Dinlemeniz Gereken 1001 Albüm) kitabında yer almış. (ref. Vikipedi)
Grup bir ara dağılmış ve sonra esas sevdiğim albümleri olan 1992 yılındaki Keep the Faith albümü ile tekrar birleşmiş...  

Türkiyede sanırım “Always” şarkısı ile bir miktar daha popüler oldu.  Klip de o ara en fazla gösterilen kliplerdendi.. (Albüm:Crossroad) 

 
İşin aslı, ben These Days,Destination Anywhere(solo) ve Crush albümlerinden sonra takip edememişim, açığımı kapatmam gerekiyor.

Ama olsun.. Biletim elimde bekliyorum.. Umarım bir aksilik çıkmaz da gidebilirim, dünya gözüyle görebilirim..
Sonuçta biz büyüyoruz ama onlar da büyüyor. Kazık çakmadılarsa dünyaya, çocukluğumuzun efsanelerini daha kaç kere daha izleme şansımız olacak ki? O yüzden önemli bunlar..

Not: Pazar günü de Judas Priest, Whitesnake sahne alıyor. Ön grupları da Pentagram! Mekan yine o küçücük Küçükçiftlik Park.. ama olsun, gidebilen gitsin..

You want commitment
Take a look into these eyes
They burn with fire
Until the end of time
I would do anything
I'd beg, I'd steal, I'd die
To have you in these arms tonight


I want to lay you down on a bed of roses
For tonight I sleep on a bed on nails
I want to be just as close as the Holy Ghost is
And lay you down on bed of roses

4 yorum:

  1. Aynı duyguları paylaşıyorum seninle..Ve ben de ilk konsere "küçük" olduğum için gönderilmeyen ve kazık kadar halimle bu konseri heyecanla bekleyenler arasındayım..:) Süper bir gece olacak, eminim..Şimdiden iyi eğlenceler.

    YanıtlaSil
  2. kaçırdığıma çok üzüldümmm çünkü aldığım ilk yabancı album bon jovi- desination anywhere di. benim için anlamı büyüktü. neyse umarım eğlenmişsindir :) sevgilerr

    YanıtlaSil
  3. konser keyifliydi, tabii ki bon jovi olunca birçok artısı var..
    bir daha ki sefere gitme şansın olur umarım sJ :)
    sevgiler,

    YanıtlaSil

Yorumlarınız bizim için çok değerli :)