Şu insanları anlamak imkansız..
Kaç gündür gazetelerde "Muhteşem Yüzyıl" adlı dizi ile ilgili eleştiriler bitmiyor, "Muhteşem Tartışma,Hükümet Engeli".. vs başlıklı yazılar çıkıyor. Çıktıkça endişem artıyor.. Bu haberler reklam mı, yoksa gerçekten insanlar bu şekilde mi anlıyor bilemiyorum.. Eleştiriler; "Osmanlı Hanedanı’nı yanlış tanıtması, Kanuni’yi şehvet ve alkol düşkünü olarak göstermesi,Osmanlı Devleti’ni karalaması.." şeklinde gidiyor. Ben de diziyi seyrettim, hiç öyle bir izlenime kapılmadım. Diziyi eleştirenler sadece fragmanlarına göre mi eleştiriyor, ya da seyretmiyor mu acaba? Dizide, Kanuni Sultan Süleyman göreve geldiği daha ilk gün yaptığı toplantıda, haraç alan, halka eziyet eden Cafer Ağa'nın cezalandırılmasını istemedi mi? Osmanlı Devletini adil göstermeye çalışan bir giriş değil miydi zaten bu?
Osmanlı'nın karalanması ve gençlerin yanlış tanımasından endişe ederken en kötüsü hiç tanımaması değil mi? Ders kitaplarında işlenilen bilgiler ile tarih sevdirilmeye çalışılmıyor, insan bu şekilde öğrenmiyor tarihi.. Ancak ilgisi varsa öğreniyor. Konu ile ilgili film..vs her çekildiğinde de eleştiri alıyor, yasaklanıyor. İnsanların izleyerek, yorumlayarak, merak ederek gerçeklere ulaşabileceği düşünülmüyor. Üstelik,ders kitabı olarak okutulan tarih kitapları ne kadar gerçek yazar? Yazılan en tarafsız eserler, yabancı yazarların kaleme aldığı eserler oluyor. Biz kendi kendimize dürüst davranamıyoruz, kendimizi kandırıyoruz. (Bknz. Osmanlı Tarihi - Alphonse de Lamartine.. vb)
Harem olayına gelirsek, hepimizin bildiği bir doğru değil mi, harem in varlığı? Hareme getirilen genç ve güzel kızlar eğitim alırlar, Hükümdarın karşısına çıkarılırlar.
O kadar eleştiririyoruz ama günümüzde bile harem olgusu devam etmiyor mu? Ben seyretmedim, ama bir arkadaşımın seyrettiği bir röportaja göre,ismini söylememe gerek olmayan ünlü bir şahsiyet, neden 8 kişilik yaptırdığı jakuzisine yönelik açıklamasında "Kuzey Ülkesi insanları"nı sevdiğinden bahsetmiş mesela.. Bu kişinin açıklamalarına kızmayalım, çapkın çapkın gülümseyelim ama dizide görünce "Osmanlıya Hakaret" diye adlandıralım; pek adil değil.. Senaryo yazarı Meral Okay'ın söylediklerine hak verdim şahsen: "Biz okullarda gösterilecek bir belgesel çekmiyoruz. Padişahın çocukları da polen yoluyla dünyaya gelmediğine, onun bir cinsel hayatı haremi, ve ailesi olduğuna göre biz de televizyon kuralları içerisinde kurmaca bir dizi çekerken tarihi gerçekler ve karakterlerden ilham alıyoruz." .....
Özet geçmem gerekirse, dizi güzeldir-değildir, seyrederim-seyretmem, hiç bu konuyla ilgim yok.Tartışmaların reklam amaçlı olduğunu düşünüyordum hatta, ama artık emin değilim.. Tarihe geçmiş bu insanlar, bir film veya dizi ile büyür ya da küçülebilir mi ? Bu kadar tutucu, dar görüşlü ve hoşgörüsüz müyüz gerçekten?
Not: Öyle Bir Geçer Zaman Ki, adlı dizi de önce dönem dizisi olarak lanse edildi, daha sonra eleştirilerden dolayı sanırım pembe dizi modunda, düşünmeden ağlatmaya endeksleyen bir yapım haline geldi. Yapımları, ancak bu şekilde olunca izleyebiliyoruz. (Kimseye dokunmasın, düşünmeyelim, geçmiş geçmiştir, önümüze bakalım..)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumlarınız bizim için çok değerli :)