Son günlerde birbiri ardına felaket haberleri ile sarsılıyoruz resmen :( Televizyonda haber izlemek, gazete okumak işkence oldu bana, tüm iletişim kanallarımı kapatmak istiyorum dünyayla ama mümkün olmuyor tabii..
Son bir haftada olanları düşünürsek, önce 19 Ekim de 24 şehit haberi ile başladı karanlık günler, daha öncesi de vardı elbet ama bu sanırım bardağı taşıran son damla oldu, herkesin kanını dondurdu.. Ardından Cuma günü feci bir trafik kazası oldu Sultanbeyli Tem'de, bilanço 6 ölü 10 yaralı.. Sonra deprem haberi geldi, televizonda "son dakika" olarak, Pazar günü Van'da. Önce 6.6 dediler, sonra 7.2'ye çıktı şiddeti :( Ölü sayısı 239 deniyor ama ben inanmıyorum nasıl 24 şehit olduğuna inanmıyorsam.. Ölü sayıları hep azaltılıyor haberlerde, tıpkı 99 depreminde olduğu gibi.. O depremi yaşamış biri olarak aklım 12 yıl öncesine gitti, neler yaşamıştık, neler atlattık. Şimdi oradaki insanlar aynı şeyleri yaşıyor, bilançosu 99 depremine göre daha az ama 1 kişi ölse bile üzücü, yıkıcı birşey deprem.. Bugün ise bir tecavüz olayı okudum gazetede, 14-15 yaşlarında, çocuk denilebilecek 3 erkek, bir kadına tecavüz etmeye çalışmış.. Çocukların istismarı konusu tartışılırken güzel ülkemde, bu nerden çıktı dedim kendi kendime. Nereye gidiyoruz böyle, koşar adımlarla hangi felaketlere.. Son bir haftada olanları bi düşünsenize, asker ocağında vurulmadıysak, terör saldırısına uğramadıysak, trafik kazasında ölmediysek, tecavüze uğramadıysak ve doğal afet yaşamadıysak, şanslıyız.. Hiç bir güvencemiz yok, içimizde hep bir şüphe, hep bir korku, başımıza ne gelecek acaba diye ? Şansa yaşıyoruz bu memlekette, sadece şansa !
sanırım öyle :(
YanıtlaSilevet kesinlikle şansına, Allah'a emanet yaşıyoruz..ne denir ki çok acı, şansımız bol olsun :(
YanıtlaSilacı ama gerçek tam da senin dediğin gibi canım :((
YanıtlaSil:'(
YanıtlaSil