Geçtiğimiz hafta sonu epey hareketli geçti bizim için.. Alışveriş, gezme, sinema, kitap fuarı ve aile ziyaretleri derken nasıl geçtiğini anlayamadığımız güzel iki günü arkamızda bıraktık. [Bu arada bir önceki hafta Adana'ya gitmiştik, ama henüz fotoları aktaramadığımız için yazmak istemedim, ilerleyen zamanlarda ekleyeceğim inşallah;)]
Bu hafta 2 film izledim. Biri daha önce gösterime giren ve adından çokça bahsettiren Aşk Tesadüfleri Sever filmi oldu. O kadar çok duymuştum ki mutlaka izlemeliyiz rüzgarına kaptırdım ne yazık ki kendimi.. Ne yazık ki diyorum çünkü benim için hayal kırıklığı oldu biraz bu film.. Gerçek anlamda tam Türk filmi olmuş, her şey tamamen tesadüf.. Ama nedense bir sonraki sahneyi tahmin etmek zor değil, sanırım bu da tesadüfff ;-P Oyunculara diyeceğim yok, Mehmet Günsur'u başarılı bulsam da filmi kurtarmadı ne yazık ki.. Filmde dikkatimi çeken bir nokta da mantık hataları.. Kalp ritmi bozuk, yüksek efor sarf edemeyen birinin, asma katlı dik merdivenleri olan bir stüdyo dairede oturması pek bir anlamsız geldi bana.. Ayrıca film müzikleri de abartıldığı kadar yok maalesef, Kaybedenler Kulübü daha iyi iş çıkarmış bu konuda..
Gelelim haftanın diğer filmine.. Bayıldım, adı bile çok lezzetli :) Şuanda gösterimde olan İncir Reçeli nden bahsediyorum.. Filmi izlemeye karar verdiğimizde çok yüksek beklentilerimiz yoktu, sanırım bunda Aşk Tesadüfleri Sever deki hayal kırıklığımızın da etkisi oldu.. Ama film ilk kareden itibaren öyle bir sardı ki neye uğradığımızı şaşırdık. İşte aşk bu dedirtiyor insana.. Aşk ve gerçek hayat, çaresizlik, umut ve umutsuzluk, yanındakinin/hayatındaki her şeyin kıymetini bilmek, anın tadını çıkarmak, gülmek ve ağlamak.. Tüm bu duyguları yaşatıyor insana film.. Mutlaka izlemenizi tavsiye ederim.. Ben çok beğendim ve etkilendim..
Gelelim bu haftanın diğer ganimetlerine.. Kocaeli'de düzenlenen 3. Geleneksel Kitap Fuarına gitme fırsatımız oldu Cumartesi günü.. Büyük bir alanda ve epeyce çok yayın evinin katıldığı bu kitap fuarının daha önceki versiyonlarına gitmediğim için üzüldüm neredeyse.. Eşim ve ben kitap okumayı çok sevdiğimiz gibi kitap sergilerini dolaşmaktan, kitaplar hakkında yorum almaktan büyük keyif duyduk fuarda.. İşte kitap fuarı ganimetlerimiz..
"Cesur Yeni Dünya" cesur bir kitap gerçekten, sevmiştim.. Otomatik portakal ise tam bi kült yapım, filmine biraz baktim diyelim, tamamlayamadım.. Ama super yapmissiniz kitap fuarlari keyifli gerçekten.. İsim-şehir-hayvan ı okduuktan sonra yorumlarsanız, benim gibi meraklıların merakını da dindirirsiniz,
YanıtlaSiliyi gezmeler,
Otomatik Portakal filmini bende izlemiştim biraz ama sonunu getirememiştim, meraktan okumak istedim o yüzden canım..
YanıtlaSilİsim-Şehir-Hayvan'ı okuyorum şuanda,
tabi henüz bitiremedim ama kitapla ilgili yorumum şu, birçok konuda Yılmaz Özdil'e katılıyorum, yazdıklarına "evet bu ya!" diyorum. Baştan sona kadar bir hamlede okumaya gerek yok aslında kitabı, yazılar genel olarak birbirinden bağımsız gelişiyor çünkü.. Ara verilerek okumayı planlıyorum ben şimdilik ;) Ama kesinlikle tavsiye ederimm..